top of page

Ölülerin Dirilişi

İnsanlığın Ortak Zemini: Ölüm

Bugüne kadar yaşamış olan her bir insan, nereden gelmiş olursanız olun, zengin ya da fakir olun, ne kadar büyük bir insan olursanız olun, tüm insanların çok acı bir ortak noktası vardır: Ölüm. İnsanoğlunun çabaları binlerce yıldır insan ömrünün nasıl uzatılacağı sorusuna odaklanmıştır. İster kanseri nasıl tedavi edeceğimiz, ister AIDS'in üstesinden nasıl geleceğimiz olsun, tüm bunlar tüm insanların en sonunda tadacağı ölüm cezasını ortadan kaldırmaya yönelik çabalardır. Tüm insanlığın, eninde sonunda, büyük düşmanları olan ölüm tarafından yenileceği kesindir. Kutsal Kitap'ın mesajı bize ölümün Tanrı'nın yaratılış tasarımında yer almadığını ve gelecekte Tanrı yeryüzünü yeniden kurmaya geldiğinde de yer almayacağını bildirmektedir. Bu da bize ölüm nedir, nereden gelmiştir ve nasıl çaresi bulunacaktır sorularını getirmektedir?


Ölüm Dünyaya Nasıl Girdi?

Kutsal Kitap bize başlangıçta Tanrı'nın her şeyi yarattığını öğretir. Gökleri, yeri ve bunların içindeki her şeyi yarattı ve ilk erkek ve kadını (Adem ve Havva) yarattı. O zamanlar tüm yaratılış mükemmeldi; günah, utanç, hastalık ve ölüm yoktu. Tanrı insanlığı, onlarla birlikte sonsuza dek mükemmel bir sevgi ve ilişki içinde yaşamak üzere yarattı. Adem ve Havva'yı yarattıktan sonra Tanrı onlara yapmalarına izin verilmeyen tek bir şey olduğunu söyledi. Yaratılış 2:17'de Tanrı Adem ve Havva'ya iyiyle kötüyü bilme ağacından yemelerini yasakladı ve eğer yerlerse kesinlikle öleceklerini söyledi.


“Ama iyiyle kötüyü bilme ağacından yeme. Çünkü ondan yediğin gün kesinlikle ölürsün.” (Yaratılış 2:17)

Ne yazık ki, Şeytan tarafından ayartıldıktan sonra Adem ve Havva günah işleyerek ve O'nun emrine itaatsizlik ederek açıkça Tanrı'ya isyan ettiler. Bunun üzerine Tanrı Adem'e günahı nedeniyle kesinlikle toprağa döneceğini, yani öleceğini söyler.





“Çünkü topraksın, topraktan yaratıldın Ve yine toprağa döneceksin.”  (Yaratılış 3:19)

Adem ve Havva Tanrı'ya karşı günah işleyerek dünyaya ilk kez ölümü getirdiler. Kutsal Kitap bize Romalılar 6:23'te günahın bedelinin/cezasının ölüm olduğunu ve Romalılar 5:12'de tüm insanların günah işlediği için öleceğini söyler.


Çünkü günahın ücreti ölüm  (Romalılar 6:23) 

Günah bir insan aracılığıyla, ölüm de günah aracılığıyla dünyaya girdi. Böylece ölüm bütün insanlara yayıldı. Çünkü hepsi günah işledi. (Romalılar 5:12)

Tanrı tüm günahların cezasının ölüm olduğunu ve tüm insanların kendi günahlarının sonucu olarak öleceğini vaat ederken, başka bir vaatte daha bulunur. Adem ve Havva'ya, Havva'nın soyundan Şeytan'ı yok edecek ve ölüm lanetinin sonsuza dek üstesinden gelecek birinin doğacağını vaat eder.


Seninle (Şeytanla) kadını, onun soyuyla senin soyunu Birbirinize düşman edeceğim. Onun soyu senin (Şeytanın) başını ezecek, Sen onun topuğuna saldıracaksın.” (Yaratılış 3:15)

Adem ve Havva günahlarının ve ölümün lanetinin korkusu ve utancıyla doluyken, Tanrı şefkatiyle onlara bir umut ışığı verir. Tanrı'ya ve O'nun emirlerine karşı isyan etmiş olsalar da, Tanrı günahlarının lanetinin üstesinden gelineceği ve sonsuza dek ortadan kaldırılacağı bir günün geleceğini vaat eder.


Ölümün Çaresi

Kutsal Kitap insanlığın günahının sonucunun ölüm olduğunu açıkça belirtir, ancak Tanrı ölümü yeneceğini ve sonsuza dek ortadan kaldıracağını vaat etmiştir.


Ölümü sonsuza dek yutacak. Egemen RAB bütün yüzlerden gözyaşlarını silecek. Halkının utancını bütün yeryüzünden kaldıracak. Çünkü RAB böyle diyor. (Yeşaya 25:8)

İncil sadece Tanrı'nın ölümü yeneceğini söylemekle kalmaz, Tanrı'nın ölüleri bir daha ölmemek üzere topraktan dirilteceğinden de söz eder. Günah işleyen insanlar ölür ve geldikleri toprağa geri dönerler. Ancak Tanrı ölüleri topraktan dirilteceğini vaat eder. Ölülerin dirilişi ölümün yenilmesi ve sonsuz yaşama geri dönmek anlamına gelir. Bu, günahtan önce Tanrı'nın insanla birlikte yürüdüğü Bahçe'de olduğu gibi bir geri dönüştür.


Ama senin ölülerin yaşayacak, Bedenleri dirilecek. Ey sizler, toprak altında yatanlar, Uyanın, ezgiler söyleyin. Çünkü senin çiyin sabah çiyine benzer, Toprak ölülerini yaşama kavuşturacak. (Yeşaya 26:19)

Yeryüzü toprağında uyuyanların birçoğu uyanacak: Kimisi sonsuz yaşama, kimisi utanca ve sonsuz iğrençliğe gönderilecek. (Daniel 12:2)

İsa'nın Ölümden Dirilişi

Yaklaşık 2000 yıl önce, Havva'nın soyundan geleceği vaat edilen Kurtarıcı doğdu, adı İsa'ydı. İsa, tamamen günahsız bir yaşam sürerek, mucizeler gerçekleştirerek ve insanların O'na iman ederek dirilişe ve yaşama kavuşabileceklerini ilan ederek yeryüzünde yürüdü.


İsa ona, “Diriliş ve yaşam Ben'im” dedi. “Bana iman eden kişi ölse de yaşayacaktır. Yaşayan ve bana iman eden asla ölmeyecek. (Yuhanna 11:25-26)

Yaşamının sonunda, işlemediği suçlardan dolayı haksız yere mahkûm edildi ve suçlu bir günahkâr olarak ölüme terk edilmek üzere çarmıha gönderildi. Kutsal Kitap, İsa'nın çarmıhtayken tüm insanların günahlarını bedeninde taşıdığını, tüm insanlar için günahın cezasını ödediğini ve onların yerine öldüğünü söyler. Yani İsa'nın ölümü, günahlarımızı üstlendiği, cezalarını ödediği ve karşılığında bağışlanma sunduğu bir kurbandır.


Bizler günah karşısında ölelim, doğruluk uğruna yaşayalım diye, günahlarımızı çarmıhta kendi bedeninde yüklendi. O'nun yaralarıyla şifa buldunuz. (1 Petrus 2:24)

Daha sonra gömüldü ve üç gün sonra, bir daha ölmemek üzere ölümden dirildi. Kutsal Kitap bize İsa'nın ölümden dirilişinin, günahlarımızın bağışlanması için İsa'nın kurban olarak ölümüne iman edersek (Kefaret hakkında daha fazla bilgi için buraya tıklayın), tıpkı İsa gibi bizim de ölümden dirileceğimize ve sonsuz yaşama kavuşacağımıza dair bir vaat ve işaret olduğunu söyler.





Oysa Mesih, ölmüş olanların ilk örneği olarak ölümden dirilmiştir. Ölüm bir insan aracılığıyla geldiğine göre, ölümden diriliş de bir insan aracılığıyla gelir. Herkes nasıl Adem'de ölüyorsa, herkes Mesih'te yaşama kavuşacak. Her biri sırası gelince dirilecek: İlk örnek olarak Mesih, sonra Mesih'in gelişinde Mesih'e ait olanlar. (1 Korintliler 15:20-23)

 

Ölülerin dirilişi, Adem ve Havva'ya Bahçe'de verilen ölüm cezasının yenilgiye uğratılması ve tersine çevrilmesidir. Hıristiyan inancının merkezinde, tıpkı Adem ve Havva'nın günahtan önce Tanrı'yla yürüdükleri başlangıçta olduğu gibi Sonsuz Yaşam umudu vardır. İsa'nın kurban olarak ölümü sayesinde günahlarımızın bağışlanmasını sağlayabilir ve Tanrı'yla birlikte sonsuza dek yaşamak üzere mezardan diriltileceğimizden emin olabiliriz. İsa'nın Dirilişi, Tanrı'nın ölüleri dirilteceğinin ve günahlarının bağışlanması için bir kurban olarak İsa'nın ölümüne iman eden herkese Sonsuz Yaşam vereceğinin kanıtı ve güvencesidir.


Çünkü bu çürüyen beden çürümezliği, bu ölümlü beden ölümsüzlüğü giyinmelidir. Çürüyen ve ölümlü beden çürümezliği ve ölümsüzlüğü giyinince, “Ölüm yok edildi, zafer kazanıldı!” diye yazılmış olan söz yerine gelecektir. “Ey ölüm, zaferin nerede? Ey ölüm, dikenin nerede?” Ölümün dikeni günahtır. Günah ise gücünü Kutsal Yasa'dan alır. Rabbimiz İsa Mesih aracılığıyla bizi zafere ulaştıran Tanrı'ya şükürler olsun! (1 Korintliler 15:53-57)

Bu, günahlarından tövbe eden ve günahlarının bağışlanması için İsa'nın kurban olarak ölümüne iman eden herkes için gerçekten iyi haberdir! Ancak tövbe edip iman etmeyen ve Tanrı'nın huzurunda günahlarından dolayı suçlu ve günahları bağışlanmamış olarak duran kişiler kendi günahlarını üstlenecek ve sonsuza dek Tanrı'nın gazabına uğrayacaklardır.


Comentários


Diğer yazılar

bottom of page